Obez Kişiler Alzheimer Olmaya Daha Yatkın

Alzheimer hastalığının nedenleri ve etkili tedavi yöntemleri bilim dünyasının öncelikli gündem maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Uzmanlar, bu önemli sağlık sorununa çözüm bulabilmek adına çeşitli çalışmalar yürütüyorlar. Yeni bir araştırma, Alzheimer riski ile bireylerin kiloları arasında potansiyel bir bağlantının olup olmadığını inceledi.

Yapılan araştırmalar, “zayıf-şişman” durumunun, Alzheimer riskini obez bireylerden daha fazla artırabileceğini öne sürüyor. Orta yaşlı 56 kişi üzerinde gerçekleştirilen küçük bir çalışma, iç organ yağı daha yüksek olan bireylerin beyinlerinde, daha düşük iç organ yağına sahip olanlara göre demansla ilişkilendirilen daha fazla tehlikeli protein içerdiğini ortaya koydu.

İç organ yağı dışarıdan görünmese de sağlıklı BMI’ye sahip bireylerde dahi olabilir. Ancak bu iç organ yağının kana iltihaplanmaya neden olan kimyasallar ve hormonlar salma potansiyeline sahip olduğu ve bu durumun beyinde iltihaplanmaya yol açarak Alzheimer hastalığına neden olabilir.

Washington Üniversitesi’nden Dr. Mahsa Dolatshahi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “BMI’yi beyin atrofisi veya daha yüksek demans riski ile ilişkilendiren daha önceki çalışmalar olsa da daha önce hiçbir çalışma belirli bir tip demans ile doğrudan bir bağlantı kuramamıştı.” ifadelerini kullandı.

Araştırmacılar, 40-60 yaş aralığında olan ve ortalama BMI’si 32 olan bilişsel açıdan sağlıklı 54 katılımcının verilerini detaylı bir şekilde inceledi. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri’ne göre, 30’un üzerindeki bir BMI değeri bireyleri obez kategorisine sokar.

Deri altı yağı, derinin hemen altında bulunan ve selülit oluşumuna neden olan bir tür titrek yağdır. Bu yağ türü, aslında en az zararlı olanı olarak bilinir ve bağırsak yerine uyluk ve kalça çevresinde birikerek armut biçimli bir vücut oluşturabilir. İç organ yağından farklı olarak, deri altı yağı kimyasal madde salmaz ve deri ile kas arasında bir tabaka oluşturur.

Araştırmacılar, iç organ yağının Alzheimer hastalığının en erken hafıza kaybı semptomlarının ortaya çıkmasından tam 15 yıl öncesine kadar beyinde meydana gelen değişikliklerle ilişkili olduğunu ortaya koydu.

Alzheimer hastalığının beyindeki en erken gelişim süreci, ilk semptomların ortaya çıkmasından tam 20 yıl öncesine kadar uzanıyor. Bu nedenle araştırmacılar, iç organlardaki yağın uzun vadeli etkisini daha iyi anlamak için çalışmanın katılımcılarını uzun süreli bir takip sürecine almayı planlıyor.

Çalışmanın yazarlarından Dr. Cyrus Raji, elde edilen bulguların Alzheimer hastalığının erken teşhisine ve potansiyel tedavilere katkı sağlayabileceğini belirtiyor. Dr. Raji, “Bu bulgular, bu tür beyin değişikliklerinin ortalama olarak 50 yaş civarında, Alzheimer’ın en erken hafıza kaybı semptomlarının ortaya çıkmasından tam 15 yıl öncesine kadar meydana geldiğini gösteriyor.” diyor.


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir